Projeye konu alan İstanbul tarihi bölgesi Pera/Galata kısmı içerisindeki Alman Lisesi Galata Kulesi’ne merkez ışınsal Serdar-ı Ekrem Sokak suyunda yerleşmiş ve gelişmiş olan ve hemen kuzey doğusunda ana girişi veren Şahkulu Bostanı Sokak ile bu kentsel tarihi izin değiştiği bir yerde yer alıyor. Gene “yer’in özelliği topografyası içerisinde en yüksek noktaya çok yakın konumlanmış olması.
Tip
EğitimYıl
2015 - ...İşveren
DSİ (Deutsche Schule İstanbul)Yer
Beyoğlu, İstanbulAlan
﹥1.000 m²Detaylar
Otto Kapp von Gülstein tarafından tasarlanarak 1897 yılında faaliyete geçen Alman Lisesi ihtiyaç ve kapasite artırımı nedenleriyle 3 evrede tanımlanabilecek yapısal ekler ile bugüne gelmiştir. Çevresinin, Galata’nın geçmişe dönük yapısal katmanlaşma ve kentsel üreme neticesi oluşmuş bir morfolojisi var. Ek yapılar tıpkı çevre örnekleri gibi bu morfolojinin bu zamana dair bir parçası olacak. Önerimiz okul binasına referanslı kendi içerisinde rasyonel ama çevre yapılaşmanın irrasyonel strüktürüne, sınırlar itibariyle de farklılaşamayan bir vaziyet oluşturmaktadır. Gerek çekmeye dayalı komşu yapılar ile arada oluşan mesafenin kentsel kuyuya dönüşmemesi gerekse de bu yapıların gün ışığı ile ilişkisine hassasiyete ile yaklaşılmalıdır. Yerüstü yapılanmanın bitişik nizam ilişkide kurulmaya çalışılması hem bu hassasiyetler hem de yer bulduğu kentsel strüktüre, bağlamsal olarak ayak uydurması nedeniyle daha uygundur. Bitişik nizam bitişme hali ile tamamlanır. Fakat bu bitişmenin dikişini gösteren bir şekilde ama hoyratça olmaması gerekmektedir.
Alman Lisesi’ne mevcut durumda Şah Kulu Bostan Sokak’tan giriş verilmektedir. Gerek ana bina ile arasındaki kot rahatlığı gerekse de bu sokağın nispeten genişliği ve araç yaklaşımına imkan tanıması bunun için uygundur. Ana kapı tabir edilen Şah Kulu Bostan Sokak girişi ile Mevlevihane sınır duvarı güzergâhında ana bina suyunda bir akış ve mevcut yapılara girişler bulunmaktadır. Bu güzergâh acil durum için de kullanılmaya müsaittir. Önerimizde bu işleyen şemayı ve aslında yegâne olumlu seçeneği kurcalamak istemedik. Yörük çıkmazından da bir yaya girişi olması ve iki ucun bir biri ile ilişkilenmesi bu ilişkinin hasara uğramaması için güzergâhı yer üstünde yorumlamadık. Güney-doğuda daha düşük kotta bulunan Serdar-ı Ekrem Sokak ile Okul güney-doğu bahçesi arası ilişki kuran bir Çıkmaz’ı var. Gerek bu çıkmaz sokak gerekse de Yörük Çıkmazı sonunda ana okul yapısının güney-doğu avlusu ile kot ve “dışarısı” ile ilişkilenen kentsel koridorcuk “yer”in izi, kentsel strüktürün bileşenleri olarak dikkate alınmaya çalışılmıştır. Muhafaza edip atıl bırakmaktansa muhafaza edip işlevlendirilmiştir.
Okul Alanı 4050 m2. Bu alana 31 ve 32 parsel yapılar dahil değil. Zaman içerisinde eklenmiş yapıları kaldırdığımızda ana okul binası tümü 1435 m2 ayak izine sahip. Toplam alan içerisinde %35’e karşılık geliyor. Bu oranı max. %5 daha artırılabilir kabul ediyoruz.
Bazı sorularımız vardı. Bunların cevaplarını tam karşılığı ile bulamasak da bulmaya çalışmak, cevaba yaklaşmak, soru olmaktan çıkarmak ya da verilen cevapların, ortaya konan kararların kendince teyidini almak açısından bir sonuca ulaşmasında, süreci yürütmekte önemli.
Konu bir temsil midir yoksa işlevsel gerekliliğin mimari bir tezahürü mü olmalıdır?
Hem temsil kuvveti hem de kullanımından ve gerekliliğinden ötürü işlevsel garantisini iç ve dış mekana dair mekânsal konforu sağlamalıdır.
Ek yapı mevcudu tamamlayacak mı yoksa onu başka bir yapı haline mi getirecek?
İşlevsel olarak mevcudu tamamlamalıdır. Ek yapı mevcut tarihi yapıyı ezmemeli, dönemini ve varlığını mümkünse daha da belirgin hale getirmelidir.
Eksik ne, neyi tamamlamak gerekir?
Eksik olan sosyal, spor, etkinlik gibi yaşlar arası ortak kullanım alanlarının yetersiz, kalitesiz ve güne ayak uyduramamasıdır. Bir işlev ile “ekleyerek” tamamlanma değil, sınırları muğlak bir program ile bütünün organize edilmesi gerekir.
Ek ile tamamlanan gerçekten olmayan mı, yetersiz olan mı?
Her ikisi de.
Var olan açık alanlar açık alan olarak yeterince neden kullanılamıyor?
Kot farkları, kot farklarının ve açık alanların (özellikle güney ve kuzey arası) aşılmasını, iletişimini engelleyen zaman içerisinde ortaya çıkan yapı elemanları, ihtiyaci ama kontrolsüz mekanlar, bileşenler ile kuşaktan kuşağa yılların getirdiği kullanım alışkanlıkları. Okulların gelenekleri, alışkanlıkları alt-üst sınıfların devamlılığı ile kuşaktan kuşağa bir döngü dolayısıyla en zor olan bu mekânsal kullanım alışkanlıklarının değişmesi. Akışkan bir dış mekan kurgusunun bunu değiştirme ihtimali yüksek.
Yüzlerce yıllık bir yerleşim içerisindeki yaklaşık 150 yıllık bir kurum geçmişine sahip yapı eki nasıl olmalıdır?
Bugüne dair. Ama popüler bir güdü ile değil.
Mevcut yapı oluşum sürecine ilave olan yeni yapılacak yapılanma katmanı statigrafik bir tasvir olabilir mi?
Programa dair katmanlaşma ile oluşabilecek formasyon ve mevcut yapı ile ek yapı arasındaki zamansal, dolaşımsal katmanlaşma mekanın bir tasviri olabilir ve mimari kurgusuna yol verebilir.
Alanın parçalı yapısı mevcut işleyişi engellemekte. Ek yapılar programının parçaları artırma ve bununla baş edilmesi gerekiyor. Mevcut yapı ile eklenecek programın bir bütün pasajında fragmanlardan oluşması ve arasındaki işleyişin dış mekân kurgusuyla hemhal olması gerekiyor.
İlave programların hacimsel ve strüktürel açıklıkları Y ordinatında kısıtlamalar doğurmakta. Gene bu hacimsel büyüklüklerin servislerinin de yatayda ilişkilenebilmesi ikinci bir kısıt oluşturmakta. Yanı sıra spor salonu, opsiyonel çok amaçlı hacim, kantin ve atölyelerin kapalı hacimler arası iletkenliği mekânsal konfor için önem taşıyor. Söz konusu mekanların dış mekanla ilişkisi ve öğrenciler ile eğitmenlerin harici 3. kullanıcıları da söz konusu olabilir. Proje alanının özelliği komşuluk ilişkileri nedeniyle yer üstü yapılaşmanın hassasiyetleri var.
Mevcut okul binasına hizmet verecek acil durum kaçışları, engelli ulaşımı gerekçesiyle ek programın gabarisi en yüksek bileşeni olan çekirdek kurgusunun okul binası ile ve Dernek kullanımındaki 31. ve 32. Parsel yapılarının genleşmesi, ek yapılar ile ilişkilenmesi neticesi de 3.boyutta bir hassasiyet oluşturuyor. Okul girişlerinden gelen 0.00/-1.70 kotunun kullanım artırımı ve devamlılığı ile güney avlusu ile ilişkilenmesi gene 3. boyutta çözüme kavuşturulması gereken bir mimari karar.
Okul alanı içerisinde mevcut durum farklı ölçeklerde ve farklı zamanlarda parçaların birbirine eklenmesi ile vücut bulmuş. Birbirleri arasındaki bağlantılar/ilişkiler, ana okul binasını dışarıda tutarsak, sağlıklı sağlanamıyor. Bunun nedeni teknik ve işlevsel olarak ihtiyaci durumların bütünü kollamamış, parçaların bugün elimizde olan bütüne varmış olmasından kaynaklanıyor. Mesele parçalanması değil bunların kendileri ve ana yapı ile organizasyonunun sorunlu olması. Mevcudun ortaya çıkış sürecini, yapısal ve işlevsel bugüne gelişini anlamaya çalışarak “yer”den, kullanılagelenden, olmayandan ve olumsuzdan yeni yapılanma için bir fısıltı almaya çalıştık. Kah duyduk, kah duymadık. Bazen de duymamazlıktan geldik. Hacimli ve geniş strüktürel açıklıklı mekanların ve yerüstü yapılaşmanın kentsel bağlamı dahilinde yerini bulması öncelikli çözülmesi gereken problem. Aslında problem iki ve/veya üç bilinmeyenli bir denklem. İki bilinmeyene indirgediğimiz noktada üçüncü bir bilinmeyen ortaya çıkabiliyor.
Ek yapıların temel ve çevre taşıyıcıları betonarme olarak öngörüldü. Üst yapı ile strüktürel dikey kurgusu ve ana okul binası kaçış ve engelli araç sirkülasyonu ise çelik strüktür olarak önerildi. Gerek lokasyonun ulaşım ve sevkiyat, imale dayalı inşai güçlükleri gerekse de yer üstü yapının hafif etki verecek şekilde kurgulanması nedeniyle bu yol önerildi.
Kapalı Spor Salonuna ana binadan ve diğer işlevlerden ulaşımın sağlanması gerekliliği üzerinde duruldu. Çok Amaçlı Salon da benzer kaygılarla modellendi. Bu hacimlerin servisleri ve bunları bir araya getiren artikülasyonları program itibariyle esnek, geçirgen ve yan işlevler ile istendiğinde beslenebilir bir kurgu dahilinde açık plan şeması üzerinden oluşturulmasına gayret edildi. Söz konusu geçirgenlik yeni işlevleri kapsadığı gibi 31, 32 parsel kullanımlarını ve dış mekanlar ile de ilişkilenmeliydi. Dolayısıyla program dahilindeki tanımlı mekanlar kimi yerlerde yorumlanarak tanımlı sınırlardan çıkarıldı. Gerektiğinde, ihtiyaca bağlı kullanılabilirliği ve gerek kullanıcı hareketine gerekse de gözün seyrine, devamlılığına dönük bir senaryo ile iç mekanlar bir bütünün fragmanları olarak birbirini tamamladı. Bir okul yapısının ekine dair ortak kullanım alanlarının programı irdelenerek birbirini gözleyen, belki bir diğer öğrenciyi heveslendiren dinamik, hiyerarşisi bozuk ve esnek bir mekânlar silsilesi olmasına gayret edildi.
Danışmanlar:
Celal Erdem, Kazım Beceren, Deniz Aslan, Bahadır Özcihan